spot_img

Yetkilendirilmiş Yükümlü Sistemi ile Dış Ticarette Verim Artışı Mümkün

Gelişen teknolojiyle birlikte ülkelerin uluslararası ticaretten aldığı pay da günden güne önem kazanmaya başladı. Dış ticarette aktif olan şirketlerin değişen trendlere ve yükümlülüklere uyum sağlamaları artık bir zorunluluk haline geldi. Gümrük süreçlerinde önemli ayrıcalıklar sunan uluslararası sistemler ise ülkemizde de yaygınlaşmaya başladı. Yetkilendirilmiş Yükümlü Sistemi (YYS) de bunların başında geliyor. Gümrük, dış ticaret ve teşvik alanlarında danışmanlık ve denetim hizmetleri veren Consulturk’ün kurucusu Yücel Karadiş ile bir araya gelerek, YYS sisteminin kurumlara sağladığı avantajları ve ayrıcalıkları konuştuk.

2001 yılında gümrük müfettiş yardımcılığı ile görevime başladım. 3 yıl boyunca müfettiş yardımcılığı yaptıktan sonra 2003 – 2004 yıllarında gümrük müfettişliğine atandım. 2009 – 2011 yılları arasında
Amerika’da Boston Norheastern Üniversitesi’nde Uluslararası Ekonomi alanında yüksek lisans yaptım. Türkiye’ye döndükten sonra 1 yıla yakın Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nda bakan danışmanlığı görevini üstlendim. Yaklaşık 3,5 yıl da daire başkanlığı görevini yürüttüm. Aynı zamanda yetkilendirilmiş Yükümlü Sistemi’nin bakanlıktaki uluslararası koordinatörüydüm. 2016’nın aralık ayında ise istifa ederek kendi şirketim olan Consulturk’u kurdum. Çeşitli üniversitelerde öğretim görevlisi olarak görev aldım ve şu sıralar da İstanbul Şehir Üniversitesi’nde uluslararası ticaret ve gümrük konularında dersler veriyorum. Gümrük müşavirliği eğitimine yönelik hazırladığım 6 yayınım var.

Piyasada yaklaşık 65 civarı firmaya hizmet veriyoruz. Türkiye’nin önde gelen şirketlerine hizmetler sunduk. Yıldız Holding, Colgate, Palmolive, Anadolu Grubu, KTM Kimya, İhlas Holding ve Özdisan Elektronik gibi çok büyük firmaların YYS belgesi alabilmeleri için gerekli süreçleri yönetiyoruz. Aynı zamanda gümrük ve dış ticaret danışmanlığı da yapıyoruz.

Yetkilendirilmiş Yükümlü Sistemi ile riskli olan firmalar ile riski olmayan firmalar ayırt ediliyor. Yurtdışında Authorized Economic Operator (AEO) olarak tanınan bu sistemle, riskli olmayan firmalar yani güvenilir firmalar daha az kontrol ve muayeneye tabii tutuluyor. Riskli olan firmalar ise daha
çok kontrol ve daha sıkı denetime maruz kalıyor. Böylece etkin bir denetim sistemi kuruluyor ve kamu
kaynakları daha sağlıklı bir şekilde kurgulanıyor. Bunun sonucunda da güvenilir firmalar daha az denetim ve daha az kontrol ayrıcalığından yararlanıyor. Güvenilir olmayan firmalar üzerinde ise kamu dairesi daha etkin bir denetim sağlıyor.

2005 yılında Dünya Gümrük Örgütü, YYS’yi dünyaya tanıttı. 2009 yılında Gümrük İdaresi olarak bu sistemi Türkiye’ye getirmemize rağmen 2013 yılında yönetmelik çıktı ve fiilen uygulanmaya başlandı. 2015 yılında ise ithalata çok fazla imkan tanıyor gibi yanlış bir kanıyla YYS sistemi ülkemizde durduruldu. İlerleyen yıllarda ithalatı değil güvenli ticareti artıran bir sistem olduğu daha açık ve
net anlaşıldı diyebilirim. 2017 yılında yürürlüğe giren Bali Anlaşması ile YYS, tüm dünyada uygulanan bir sistem olarak kabul edildi. Böylelikle uluslararası bir kanun haline geldi.

Yetkilendirilmiş Yükümlü Sistemi, bugün itibariyle 91 ülkede yer alıyor ve 74 ülke tarafından fiilen
uygulanıyor. YYS, mali yeterliliğe sahip, gümrük yükümlülüklerini yerine getiren, emniyet ve güvenlik
standartlarına sahip kurumsal firmalara tanınan bir ayrıcalık aslında. Gümrüklerdeki geçiş sisteminin daha kolay, hızlı ve denetim kontrolünden daha uzak bir şekilde yapılabildiği bir sistem. Bu sitemi alabilmek için firmaların güvenlik ve mali yeterliliğe sahip olması gerekiyor. Ticari kayıtların izlenebilirliği de önemli bir faktör. Ticari kayıtların izlenebilirliği ve güvenliği ise; bütün eşyaların, siparişten teslime kadar izlenilebilir olmasını ifade ediyor. Şirketlerin bu sistemi elde edebilmesi için dışarıdan sisteme girişlerini engelleyici mekanizmalar geliştirmiş olması şartı aranıyor. İşte bu noktada biz devreye giriyoruz.

ISO 27001 belgesi, kuruluşların kendilerinin ve müşterilerinin gizli bilgilerini güvende tutmalarına ve bu bilgileri yönetmelerine yardımcı olan bir ISO belgesidir. Böylece dışarıdan yetkisiz ve izinsiz kişiler sisteme sızamıyor. Kamu idaresi, bu sistemi zorunlu tutuyor. Çünkü kamu idaresi güvenilir firmalara diyor ki: Artık seni denetlemiyorum, fakat sen öyle bir iç denetim kur ki bir başkası senin sistemine hem fiziki hem de elektronik anlamda sızamasın. Üstelik senin ticari kayıtlarına da ulaşamasın. Bu noktada ISO 27001 sistemi devreye giriyor. YYS’ye başvurmanın ön koşulları ISO 9001 kalite yönetim sistemi ve ISO 27001 bilgi güvenliği belgelerini almak. Bu belgeyi alamayan firmaların YYS alma imkanı yok ne yazık ki.

Evet. Başvuru sahibi tarafından ciddi veya mükerrer olarak gümrük mevzuatı ihlali yapılmamış olması
şartı da aranıyor. Ayrıca, yönetim kurulu üyeleri, sermayenin %10’undan fazlasına sahip gerçek kişiler ile gümrük ve dış ticaret işlemlerinde temsil yetkisi olan çalışanlar bu noktada önem kazanıyor. Bu kişilerin kamu güvenliğini tehdit eden ciddi suç veya ciddi boyutta mali suçtan dolayı ceza veya mahkumiyet kararının bulunmaması gerekiyor.

İthalat ve ihracat yapan tüm firmalar YYS’yi almalı bence. Özellikle de yoğun bir şekilde dış ticaret yapan kurumsal firmaların mutlaka YYS alması gerekiyor. YYS ile sahip olduğunuz tesis adeta gümrükleme yerine dönüşüyor. YYS almayan firmaların gümrükteki kontrolleri ve muayeneleri çok daha fazla oluyor. YYS’yi alan firmalar ise, hem yeşil hattın kolaylığından yararlanıyorlar hem de yerinde gümrükleme alırlarsa yurt dışına doğrudan ürün sevk etme olanağına sahip oluyorlar. YYS belgesi için aranan şartlar genel. Ancak bir de yerinde gümrükleme talebi varsa kurumların buna bağlı ek koşulları da sağlamaları gerekiyor. İhracatta yerinde gümrükleme yapılabilmesi için 5 milyon dolar fiili ihracat yapma şartı aranıyor örneğin. İthalatta yerinde gümrükleme için imalatçı olmak ve 500 bin Euro da teminat vermek gerekiyor. Bu sistem sadece ulusal anlamda değil uluslararası boyutlarda da kolaylaştırıcı bir faktör.

Sertifikayı askıya alma, geri alma ve iptal yaptırımlarından herhangi biri uygulanmadığı sürece sertifikanın geçerlilik süresi sınırsızdır. Sertifika düzenlendiği tarihten sonraki ilk iş günü geçerli hale geliyor.

Evet kesinlikle. Gümrük müşavirlerinin ve dış ticaret uzmanlarının bu alanda eğitimlere çok ihtiyacı oluyor. Bizim şirket olarak uzmanlık alanımızdan biri de eğitim.

Consulturk Akademi diye ayrı bir yapımız var. Bu akademi gümrük ve dış ticaret alanında bütün eğitimleri veriyor. YYS’nin yanında gümrük mevzuatına dair eğitimler de mevcut. Aynı zamanda Ekonomi Bakanlığı teşvikleri, yatırım teşvik mevzuatı, dahilde işleme mevzuatı ve hariçte işleme mevzuatı gibi dış ticaretin özellikli konularında firmalara eğitimler veriyoruz. Bu eğitimleri her firmanın
kendi bünyesinde yapabiliyoruz. Ya da firmaların dış ticaret departmanı çalışanlarını kendi bünyemizde
bulunan bir salonda ağırlıyoruz. Ayrıca eğitim paketlerimiz de mevcut, firmalar bunları da tercih edebiliyor. Burada en önemli avantaj ise kurumlardaki yetkililerin, sektörün içinden gelen ve tecrübeli uzmanların bilgilerinden faydalanmaları. Ekonomi Bakanlığı’nın teşvikleri arasında eğitim giderleri de var biliyorsunuz.

Teşvik danışmanlığı da bizim odak konularımızdan. Teşvik alanında fayda sağlayan en önemli belge Turquality. Bildiğiniz gibi bu belge, Ekonomi Bakanlığı’nın vermiş olduğu marka desteği aslında. Bu konuda alınabilecek teşvikleri firmalara anlatıyoruz. Teşvikleri alana kadar bir partner olarak onlarla birlikte hareket ediyoruz. Türkiye’de Turquality alabilmeyi başaran henüz 163 firma var sadece.