spot_img

İstanbul’un Arka Bahçesi Yuvacık

Hayatı yoğun tempo ile yaşarken gezmeden, yeni yerler keşfetmeden duramayan, hafta sonları İstanbul’a sığamayan, enerjisini gezmekten alanlar için yakınlardaki kaçış noktasıdır Yuvacık. Hayatı ekran karşısında izlemek yerine gezerek yaşamayı, yeni yerler keşfetmeyi, güzel insanlar tanımayı, yeni lezzetler tatmayı tercih edenler, doğadan enerji alabilecekleri bu yerden hayran olarak dönecekler. Özdisan Elektronik Kalite Yönetim Sistem Sorumlusu Arife Acar, sizler için Yuvacık’ı keşfe çıktı.


Dostlarım benim bitip tükenmek bilmeyen enerjimin kaynağını her zaman merak etmişlerdir. Enerjimin büyük bir çoğunluğunu doğadan alıyorum. Hafta sonları sulak, ormanlık ve dağlık alanlara kaçar huzuru yakalar, ruhumun yenilenmesine izin veririm. Gezi rotalarımdan biri de; her mevsim farklı güzellikte olan YUVACIK… Yuvacık, İstanbul’a sadece 1,5 saat uzaklıkta ve yeşillikler içinde doğa harikası bir yer. Yuvacık’ta; ahşap evlerde keyifle konaklayabilirsiniz. Ormanda yürüyüş yaparken ciğerlerinizi bol oksijenle doldurabilir, gezinizi aktivitelerle renklendirebilirsiniz. ATVJeep Safari, Zipline bu aktivitelerden sadece birkaçı… Dere kenarında buz gibi suların şırıltısı eşliğinde yöresel enfes lezzetlerin keyfine varabilirsiniz. Yuvacık; doğayı keşfedeceklerin, stresten kaçıp kurtulmak isteyenlerin rotası oldu.

İstanbul’a 110 kilometre mesafedeyken, kendinizi Doğu Karadeniz yaylalarındaymış gibi hissedebilirsiniz. Kocaeli’nin Başiskele ilçesine bağlı Yuvacık, adını verdiği barajla biliniyor. Kirazdere üzerine kurulu olan ve Kocaeli’nin su ihtiyacını karşılayan Yuvacık Barajı, Karadeniz’ den göç edenlerin kurduğu İznik Gölü’nden Samanlı Dağlarına uzanan bir coğrafyaya sahip. Yuvacık Barajı’na giden yol, çam ormanlarıyla çevrili, masmavi sular, yemyeşil tepeler, insanın içini açan manzaralarla dolu. Baraj yolu çok virajlı olmasına rağmen manzara eşliğinde yolculuk yapmanın tadı bir başka. Kuş sesleri, serin suların şırıltısı eşliğinde ruhunuzu saran huzur ve dinginliğin doyumsuz tadına varabilirsiniz. Baraj yolunu bitirdikten sonra karşınıza Kirazdere kenarındaki tesisler çıkıyor. Bu tesislerde dere kenarında suların serinliği ve şırıltısı eşliğinde; güler yüzlü insanların sıcak karşılaması ile mıhlama, peynirli ekmek, patates kızartması, kiremitte menemen gibi yöresel bir kahvaltıyla güne güzel başlamanın tadı başka hiçbir şeyde yok. Ayrıca kahvaltı sonrası biraz miskinlik yapmak isterseniz dere kenarında yer alan hamaklar keyfinizi ikiye katlamak için sizi bekliyor olacak. Etrafta yer alan ve görsel bir şölen sunan fındık ağaçlarından da fındık toplayarak doğallığın tadına varabilirsiniz. Yürüyüş yolu üzerinde yer alan devasa salıncaklar sayesinde derenin üzerine doğru sallanarak heyecan ve özgürlük hissinin tadını çıkarmanız da mümkün. Damak tadına düşkün gezginler için Alabalık tesislerinde kiremitte alabalık, köfte, sucuk, sac kavurması ve mıhlamalı geleneksel menü doğru bir tercih olacaktır.

Kirazdere kenarındaki tesislerden ayrıldıktan sonra Aytepe’ye doğru yayla havası almak üzere yola çıkabilirsiniz. Yol üzerinde Servetiye Köyü’ne uğrarsanız, Karadeniz yaylalarındaki evlere benzeyen ahşap evlerin fotoğraflarını çekebilirsiniz. Köy içinden başlayan parkurda yürüyüş yaparsanız, 500 metre ileride sizi bir şelale karşılar. Köyden ayrıldıktan sonra, Aytepe’ye doğru tırmanışa geçebilirsiniz. Aytepe’ye çıkarken yol üzerinde manzaranın güzelliğinden gözlerinizi alamayacaksınız. Her yer yemyeşil, uçsuz bucaksız çayırlar, otantik köy evleri, evlerin bahçelerinde ahşap ayaklı kilerler, burada yeşilin her tonunu görebilirsiniz. Kulaklarınız her türlü teknoloji seslerinden uzakta sadece doğanın sesleriyle bütünleşmiş bir halde içiniz huzurla dolacak.